Kemik doku nedir?

İnsan ve omurgalı hayvanların iskeletini oluşturan kemikler kemik dokusundan meydana gelir. Kemik dokusu, canlı kemik hücreleri ile bu hücrelerin salgıladığı ara maddeden oluşur. Gerçek kemik hücresine “osteosit” denir. Bu hücreler çok sayıda sitoplazmik uzantılara sahiptir. Hücreler tarafından salgılanan ara maddenin çoğunu protein yapısındaki “osein” teşkil eder. Oseinin esasını ise kollagen bağ dokusu lifleri meydana getirir. Liflerin arasına, kalsiyum fosfat, magnezyum fosfat, kalsiyum karbonat, kalsiyum flörür gibi inorganik tuzlar birikerek kemik dokusunu sertleştirir. Yaş ilerledikçe inorganik tuzların kemikteki oranı yükselir. Bundan dolayı, çocuk ve gençlerde kemik elastiki, yaşlı insanlarda ise sert ve kırılgandır. Kemik doku hücrelerine osteosit, kemik doku ara maddesine ise osein denir. Osteositler, lâkün denilen boşluklar içinde yer alır ve ince uzantılarla birbiriyle bağlantı kurar. Osein hem organik hem de inorganik maddelerden oluşur. Organik kısmını kollajen lifler, inorganik kısmını ise kalsiyum karbonat ve kalsiyum fosfat tuzları oluşturur. Ayrıca florür, az miktarda sodyum, magnezyum ve demir tuzları da bulundurur.

Kemik Dokunun Görevleri Nelerdir?

  1. Kafatası ve göğüs kafesi kemikleri çevreledikleri yaşamsal organları dış etkilere karşı korur.
  2. Kaslarla birlikte vücudu hareket ettirirler.
  3. Kemikler kalsiyum fosfat, magnezyum gibi minerallerin deposu olarak ta iş görür.
  4. Kemiklerin iç kısmında bulunan kırmızı kemik illiği kan hücrelerinin yapımında görev alır.
  5. Kemikler vücuda şekil verir ve desteklik sağlar.

Kemik kaç bölümden oluşur?

Kemik zarı: Kemik zarı, kemik yapısının en dış ve en iç yüzeyleri olmak üzere iki yerde bulunur. Dışarıdaki kemik zarı kemik yapısını dış ortamdan ayırır, madde giriş çıkışını kontrol eder. Bu zara resmi literatürde periosteum da denir. Ayrıcca periostum, kemiklerin enine büyümesini ve kemik yapısının yaşla orantılı olarak gelişmesini sağlar. En içteki zar ise kemik dokusuyla kemik ilikleri arasında bulunur. Aynı şekilde madde geçişinden sorumludur ve kemik iliklerinin kan üretimi, kan hücrelerinin dağıtımı gibi görevlerde de sorumlulukları vardır. İç zara da resmi literatürde endosteum denir.

Sert kemik (beyaz kemik): İskeletin büyük bir kısmını oluşturur. Kemik yapısının daha çok vücuda destek olmak, sertlik kazandırmak gibi sorumluluklarını yerine getirir. Kol ve bacak kemikleri gibi uzun kemikler, bunların haricindeki hemen her kemiğin dış kısımları sert kemik yapısı içerir.

Süngerimsi kemik: Süngerimsi kemik yapısı da tıpkı sert kemik gibi vücudun en sert dokuları arasındadır. Fakat sert kemik yapısına göre daha yumuşaktır. İçinde kırmızı kemik iliği bulunur. Sert kemik yapısından oluşan uzun kemiklerin uçları ve diğer kemiklerin iç kısımları süngerimsi kemik yapısındadır. Kemik yapısının bu iki ana kategorisi dışında, kemiklerin barındırdıkları yapıları inceleyecek olursak; kemik zarı, sert veya süngerimsi kemik (yukarıda genel bilgileri verildiği üzere), kırımızı veya sarı kemik iliği, kan damarları ve eklem kıkırdağı adı verilen bölümlerden oluştuğunu görürüz. Ayrıca kemik yapısı, her dokuda olduğu gibi kendine has hücreler barındırır. Bu hücrelere çeşitlerine göre osteosit, osteoblast ve osteoklast olmak üzere üç isim verilir. Dış ve iç yüzeylerde bulunan zarların arasındaki kemik yapısı, tıpkı ağaçlardaki yaş halkaları gibi halkasal bir yapıdadır. Bu halkaları, Havers Kanalları denen yapılar birleştirir. Volkmann Kanalları denilen çok daha küçük yapılar ise Havers Kanalları arasındaki bağlantıyı sağlarlar ve madde alışverişini kolaylaştırırlar.

Kırmızı kemik iliği: Kemik yapısının kan dolaşımıyla ilgili görevlerini kırmızı kemik iliği yerine getirir. Süngerimsi kemik yapısının içinde bulunur. Kanın en önemli bileşenlerinden olan alyuvarları üreterek vücudun alyuvar ihtiyacının karşılanmasını sağlar.

Sarı kemik iliği: Sert kemik dokusunda bulunur. Vücuttaki yağların bir kısmı sarı kemik iliğinde depolanır. Kırmızı kemik iliği kadar olmasa da yer yer kan hücresi de üretir.